Enerjinin geleceği tarımsal atıklarda

Çin, ülkedeki kömür tüketimini ve hava kirliliğini azaltmak için yenilenebilir ve diğer ALTERNATİF enerjilerin üretimini arttırıyor.

Pekin merkezli, dünyanın en büyük endüstriyel enzim üreticisi Novozymes şirketinin Asya - Pasifik bölgesi başkanı Michael Fredskov Christiansen, Çin`in biyoyakıt üretimi hakkındaki görüşlerini The Wall Street Journal`a anlattı.

Christiansen, "ikinci nesil" biyoyakıt olarak bilinen ve tarımsal atıklardan elde edilen biyoyakıt üretiminden de bahsetti. Tarımsal atıklardan üretilen ikinci nesil biyoyakıtlar da endüstriyel enzimlerin yardımıyla sentezleniyor ancak henüz ticaret için üretilmeye hazır değiller. Tarla bitkilerinden elde edilen ve bu nedenle gıda üretimi için kullanılan alanlar konusunda rekabete yol açan ikinci nesil biyoyakıtların birinci nesil biyoyakıtlara kıyasla daha fazla potansiyele sahip olduğu düşünülüyor. Günümüzde Çin`de iki adet endüstriyel enzim üretim şirketi bulunuyor. Asya-Pasifik bölgesindeki satışlar, Novozymes`in 2013 yılındaki toplam satış hasılatının yüzde 19`unu oluşturuyor. Novozymes`in endüstriyel enzim üretimi yalnızca biyoyakıt alanında değil; içecek, deterjan ve tekstil alanlarında da kullanılıyor.

WSJ: Çin`deki birinci ve ikinci nesil biyoyakıtların piyasadaki potansiyelleri konusunda neler söyleyebilirsiniz?

MFC: Bence ikinci nesil biyoyakıtların piyasadaki potansiyelini iki faktör belirleyecek: Benzine karşı olan rekabet ve altyapının çevikliği. Çin, yılda 1.8 milyon metrik tondan fazla üretilmeyen birinci nesil biyoyakıtların piyasa hacmine sınır getirdi. Birinci ve ikinci nesil biyoyakıtların üretim maliyetleri birbirine yaklaştığı zaman, ikinci nesil biyoyakıtlar birinci nesilin yerini alacak.

Çin, orta-uzun vadeli planında 2020`ye kadar her yıl on milyon metrik ton biyoetanol üretimi şartı koyarak yenilenebilir enerjiler konusunda kendine bir hedef belirledi. Çin`i ve biyokütlenin varlığını düşünürsek, şu an zaten mevcut olan sistemler var ve bunu elektrik üretiminde gördük. Mevcut sistemler, ikinci nesil biyoyakıtların kullanıldığı projelerde maliyet yapısını kurma açısından faydalı olabilir. Çin`de ikinci nesil biyoyakıtların kullanılabileceği proje sunumlarını da izledik.

Bence iki yıl içinde, 50 bin ila 100 bin metrik tonluk bitki kapasitesine sahip olan bir ticari projenin ortaya çıktığını göreceğiz. Beş yıl içinde biyoyakıt elde etmek için üretilen bitkilerin sayısı çok fazla olabilir ancak şu anda kesin bir sayı vermek zor.

WSJ: Sizce bundan iki ya da beş yıl sonra Asya`da total ikinci nesil biyokütleden ne kadar yakıt elde edilecek?

MFC: İkinci nesil biyoyakıtlar hala gelişme aşamasında olduğu ve biyoyakıt üretilecek bitkiler hala planlandığı için şu anda bu tahmini yapmak kolay değil. Beş yıllık sürecin sonlarına doğru neler olacağı daha belirgin olacak. Bana kalırsa milyon tonlarla ölçeceğimiz miktarda yakıt elde edilecek ve bunun büyük bir kısmında Çin`in katkısı olacak.

WSJ: Biyoyakıtlar için ihtiyaç duyulan enzimlerin satışları konusundaki beklentilerinizi kısaca anlatır mısınız?

MFC: İki ila beş yıl içinde en hızlı büyümeyi Latin Amerika ve Kuzey Amerika`da görmeyi bekliyoruz. Önümüzdeki beş yıl için yapılan önemli planlar nedeniyle Çin ve Asya`nın güneydoğusunda önemli pazarların oluşacağından eminiz. Bölgedeki ulaşım talebi ciddi anlamda artacak. Endonezya, Tayland ve Malezya gibi Asya`nın güneydoğusunda bulunan ülkelere Çin`deki iki üretim sahamızdan da enzim tedariği yapabileceğiz. Şu anda mevcut hacmimizle Asya`nın güneydoğusunda bulunan tüm ülkelerdeki talep ihtiyacını karşılayabiliyoruz. BIMAN MUKHERJI

www.wsj.com.tr

04.07.2014