Afrika yenilenebilir kaynaklarla elektriklenecek

Yüzmilyonlarca Afrikalı’nın elektriğe kavuşturulmasında en kritik rol, yenilenebilir enerji kaynaklarına düşecek gibi görünüyor.

 

23. Dünya Enerji Kongresi kapsamında, Afrika ülkelerindeki yüzmilyonlarca insanın elektriğe kavuşturulması meselesi de gündeme geldi. “Afrika Yenilenebilir Enerji Güncellemesi: Büyüme Gerçekliği” başlıklı oturumu yöneten Kenya Strahmore Üniversitesi Başkan Vekili Izael da Silva, Kenya’da 6 milyon hanenin elektriğe erişimi bulunmadığına dikkat çekerek şöyle dedi:

 

“Mum için parafin alıyorlar ve bu da yarım milyon dolara maloluyor. Ama her gün tepelerinde ışıyan güneşten yararlanmıyorlar. Kenya’da 26-27 Ekim tarihlerinde Afrika için yenilenebilir enerji çözümleri programı başlattılacak. Afrikalı gençlere İtalya’da eğitim verilecek. Kenya’da devlet, bankalara yenilenebilir enerji kredisi faizlerinde bir tavan belirledi. Yani bankalara, çok kazanıyorsunuz o kadar kazanmayın dedi.”

 

KULLANIM BAZLI ÖDEMEYE BAĞLI

Güney Afrika Standart Bankası Elektrik ve Altyapı Başkanı David Humphrey ise Güney Afrika’da yenilenebilir enerji projeleri için 17 yıl vadeli krediler verdiklerini belirterek şunları söyledi:

 

“Güven sağlanırsa bu şekilde uzun vadeli kredi verilebilir. 54 Afrika ülkesinde de bu şartların sağlanması gerekir. Hukuk sistemi açıksa, mevzuat oturmuşsa, kullanım bazlı ödeme sistemi de oturtulursa bankacılık hizmetleri iyi yürür.”

 

DEVLET DESTEĞİ ŞART

Yenilenebilir enerji yatırımlarında devlet desteği gerektiğini kaydeden Humphrey “Projenin şebeke içi mi yoksa dışı mı olduğu belirginleşmeli. Sadece güneş, rüzgar ve hidrodan bahsetmiyoruz, bunlarda tahminlerinizin yüzde yüzünü asla tutturamazsınız. Bunlar değişkendir. Yenilenebilir enerjide ölçeklendirmede iyi bir planlama olmalı. Şebeke çözümü arıyorsanız yenilenebilir enerjinin finanse edilmesi ancak devlet destekli olabilir. Şu anda Güney Afrika’da bu oluyor Şebeke dışı ölçümlemeler ise daha farklıdır. Bireysel kullanımlar, yerel yönetimler vs. bunlar içindedir ve burada önemli olan depolamadır” diye konuştu.

 

FAİZ SINIRI İYİ NİYETLİ AMA...

Güney Afrika’daki kullanıcıların mobil ödeme sistemiyle elektrik faturalarını ödediğini kaydeden Humphrey “Bu sayede ödeme oranlarını görüyorsunuz ve buna göre kredilendirmeleri yapabiliyoruz. Bu önümüzdeki aylarda Kenya, Nijerya gibi ülkelerdeki çalışmalarımızı daha çok destekleyecek. Kenya’da bankalara faiz sınırı getirilmesi iyi niyetli bir girişim olsa da uzun vadede makro ekonomik sonuçları kötü olabiliyor” ifadelerini kullandı. Humphrey, enerji döngüsünde bankaların da yeri bulunduğunu, bu kurumların sadece para kaynağı olarak görülmemesi gerektiğini de vurguladı.

 

FİNANS SEKTÖRÜ OYUNA DAHİL EDİLMELİ

ENGIE Afrika Birimi Başkanı Bruno Bensanson ise Afrika’da bazı ülkelerde mevzuat çok iyi gelişse de bazılarında durumun çok farklı olduğunu vurguladı. Afrika’da yenilenebilir enerjinin geliştirilmesi için fiyatların maliyeti yansıtır nitelikte olması gerektiğini vurguladı. Bensanson, “Ondan sonra yatırımcı güveni gelişir ve yatırım oluşur. Finansman konusunda ise işletme sermayesinin iyi gelmediğini görüyoruz. Yatırım maliyeti burada çok önemli. Finans sektörünün oyuna dahil edilmesi gerek” diye konuştu.

 

DEVLET DESTEKLERİ GEREKLİ

Afrikalı ve Afrika dışı şirketler arasında iyi bir ortaklık sağlanabilirse kazan kazan ilkesinin işleyeceğini belirten Bensanson şöyle konuştu:  “Yenilenebilir enerjinin kıtaya nasıl yayılabileceği önemli. Oyunun kuralları doğru belirlenirse, hem şebeke içi hem şebeke dışı kurulumlar gelişecektir. Master plan iyi yapılırsa, kamu ve özel sektör iyi iş birliği yaparsa, uzun vadeli sözleşmeler yapılıp maliyet uygun olursa çok güzel gelişmeler olabilir. Devlet destekleri gerekli olabilir.”

 

RİSK İŞTAHININ ÖNÜNÜ AÇMAK

Sigorta şirketi Swiss Re Corporate Solutions Afrika Piyasası Başkanı Christina Ulardic de yaptığı konuşmada, projelerin nakit akışının riskini üstlendiklerini belirterek “Pazar riskini satın alıyoruz bir anlamda. Tukana`da türbinlerin sisteme alınabilmesi, Kenya’dan bir yol inşa edilmesini gerektiriyordu. Bu da müthiş bir maliyet anlamına geliyor. Orda bir takım fiziksel altyapı zorlukları var. Finansman açısından baktığımızda ilk teklifte ilk riski, risk iştahı çok yüksek olan birileri alıyor. Mesela Tukana’da ilk riski Avrupa Kalkınma Bankası aldı, ondan sonra diğerleri risk almaya başladı” dedi. Ulardic, günümüzde iş modellerinin çok akışkan ve çok esnek olduğuna dikkat çekerken, “Yatırımcılar esnekse iş modelleri de buna göre esnek oluyor. bu esneklik de çok işe yarıyor” diye konuştu.

 

ZİMBABVE’DE LİBERALLEŞME

Zimbabve Enerji ve Elektrik Kalkınma Bakanı Samuel Undenge ise ülkesinde yenilenebilir enerji konusunda başarılı bir program başlatıldığını ve bunda devletin önemli bir rol üstlendiğini söyledi. Ülkesinde Enerji sektörünün liberalleştirildiğini kaydeden Undenge, “Yakın zamanda büyük bir güneş enerjisi santrali programı da başlatıldı. Devlet, her biri 100 MW olmak üzere üç ihale yaptı. Bu, pek çok yatırımcının ilgi duyduğu bir alan” dedi. Evlere kurulum yapılmasına dönük bir program da geliştirdiklerini kaydeden Undenge “Tüketimimizin yüzde 40`ı hanelerde yapılıyor. Hanelerde çatılara güneş panelleri kurularak 300 ila 400 MW4lik bir tasarruf sağlayabileceğimizi hesapladık” diye konuştu. Zimbamve’de kırsal alanlara enerji iletiminin güçlüklerine değinen Undenge, yaklaşık 9000 kamu birimine elektrik ulaştırdıklarını belirti. Kırsal alandaki konutların da maliyetin yarısını üstlenerek elektriğe erişebildiğini kaydeden Undenge, “Devletin hızı yatırımcının beklentilerini karşılayabiliyor mu?” sorusuna “Zimbabve’de işler nispeten hızlı yürüyor. Ama bazı enerji projeleri çok büyük. Dolayısıyla gereken değerlendirme süresi çok uzun” karşılığını verdi.

 

KENYA`DA JEOTERMAL KAYNAKLAR YATIRIM BEKLİYOR

Kenya Elektrik Üretim Şirketi İş Geliştirme ve Strateji Direktörü Albert Mugo, 2000`li yıllardaki kuraklığın etkisiyle fosil yakıtlı elektrik üretimine başladıklarını, bunun da çok maliyetli olduğunu kaydetti. Jeotermal kapasitesinin tüm bunlardan sonra devreye girdiğini ifade eden Mugo, Kenyada jeotermal potansiyelinin 10 bin megavat olduğunu ve şu anda bu kapasitenin ancak 670 megavatının kurulmuş durumda olduğunu, yani yüzde 10`unun bile kullanılamadığını belirtti. Mugo, "550 ve 135 MW kapasiteli jeotermal projelerimiz var. İleriye dönük olarak jeotermal için önemli projeler var ve bu konuda devlet elinden geleni yapıyor. Özel sektörü de bu sektörün içine çekmeye çalışıyor. Bu çok önemli. Jeotermal enerji enerjinin güvenilirliğini, çevre maliyet unsurlarını en iyi karşılayan kaynak. Jeotermali tatil yerlerinde ve çiçek bahçelerinde ve karbondioksit amaçlı kullanıyoruz. Biz eskiden enerji ihtiyacımızı jeotermalden karşılıyorduk. Ama şimdi fabrika süreçlerinde de jeotermal buharı kullanmak istiyoruz ve bunun içn bir sanayi parkı planlıyoruz" dedi. Diğer yenilenebilir enerji kaynaklarına da yöneldiklerini ve özellikle rüzgarın çok hızlı büyüdüğünü de sözlerine ekleyen Mugo, ABD ile Kenya`da 10 bin MW `lık güneş enerjisi anlaşması imzalandığı bilgisini paylaştı.

www.enerjigunlugu.net

14.10.2016

 

BU BÖLÜMDEKİ DİĞER BAZI BAŞLIKLAR