Tüketim böyle devam ederse 2050 de iki kat fazla enerjiye ihtiyaç duyacağız …

Aslında Schneider markasını öyle her yerde görmüyoruz, ama onunla iç içe yaşıyoruz. Eğer bir fabrikadaysanız makinenizin, motorunuzun çalışması için metrelerce döşenen kabloda, güç dengeleyicisinde, şinde ve de sigortasında markayı görmesek de hissedebiliyoruz.

 

Havaalanlarında, akıllı evlerde hatta akıllı olmayanlarında, fabrikalarda ve büyük yatırımlarda Schneider markalı ürünler kuşatıyor her taraftı. Biz, onu sadece duvarlarımızdaki elektrik düğmelerinde görebiliyorsak da öyle doğrudan tüketiciye ulaşan bir marka da değil. Şirketin tasarruflu enerji kullanımında öyle iddialı söylemleri var ki enerji konusu da bu kadar gündemdeyken neler oluyor bakalım istedim.

 

" Dünyada yaklaşık 6 milyar insan yaşıyor. Bunların 2 milyarı kaliteli elektrik kullanırken 2 milyarı elektriğin nimetlerinden hiç faydalanamıyor. Güvenli elektrik kullanamayanlar ise 2 milyar kişi civarında. Amerika da bir metrekare alan için 400, Avrupa da ise 300 kilovat elektrik harcanıyor. Eğer tüm dünya nüfusu aynı kalitede elektrik kullanmış olsa şu anda sahip olduğumuz gibi 7 dünyaya daha ihtiyaç olurdu.

 

Bugün Antalya da lüks bir otelin harcadığı elektrik neredeyse 3 fabrikanın harcadığına eşit. Bizde bina yatırımı yapılırken nedense işin ucuzuna kaçılır. Oysaki süregiden zamanda işletme giderine ödenen bedel, yatırımda kaçınılan altyapı bedelinden katbekat fazladır. Biz Schneider Electric in merkezinde elektrik harcamamızı metrekarede 80 kilovata kadar düşürdük. Yaşanılabilir bir dünya için geliştirilen tüm yeniliklerin uygulanabilirliğinin test edildiği Abu Dabi Mastar projesinde ise bu sarfiyat 60 kilovata kadar indi. Yenilenebilir enerjinin çözüm olduğunu düşünenler varsa da kısa sürede pek heyecana kapılmasınlar. Uzun vadede var olan ihtiyacın sadece yüzde 30 u yenilenebilir enerjiden sağlanacak. Son yıllarda Türkiye de enerjinin tasarruflu kullanımı konusunda epey adımlar atıldıysa da yapılacak daha çok iş var. Halkın enerji üretimi konusunda da bilinçlenmesi gerek. Bunun için de üniversitenin sanayi ile birlikte çalışması gerekiyor. Mesele, yaşamın sürdürülebildiği bir dünya ise enerji üretmek yerine tüketiminde tasarrufa odaklansak çok daha iyi olur. " diyen Schneider Electric Genel Müdürü Turhan Turhangil, elektrik kullanımında gençlerin daha bilinçli olduğunu, bu sebeple de gelecekten umutlu olduğunu söylüyor.

 

İhtiyaçları görüp fırsatları değerlendiren

Schneider Electric faaliyete 1836 da demir - çelik sanayiinde başlar. 19. yüzyıl boyunca da ağır makine ve gemi inşasıyla devam eder. 20. yüzyılda elektrik ve otomasyon yönetimine yönelen şirket, yaklaşık 170 yıllık geçmişe sahip. Bugün ise enerjiyi daha verimli kullanmayı sağlayan ürün ve hizmetleri üreten küresel bir şirket konumunda. Şirketin doğduğu 1836 yılında Osmanlı Devleti ne neler oluyordu diye kısa bir internet turu yapıyorum. Görüyorum ki, 1800 lü yıllar Osmanlı topraklarında gelişen ayaklanmaları bastırmak için tüm cephelerde savaştığı yıllar. Yine aynı yıllarda İslimye Çuka Fabrikası nın devlet tarafından işletilmeye başlanması gibi bir de not var. Muhtemelen üç yıl sonra 1839 da ilan edilecek Tanzimat Fermanı na hazırlık yapılıyor da olabilir. Daha o yıllardan başlayan Schneider yatırımının bugün küresel bir şirkete dönüşmesi hiç de tesadüf değil.

 

Schneider Electric, enerji yönetiminde uzman bir kuruluş. Yüzde 30 a kadar enerji tasarrufu sağlayabilen sistemleriyle enerji maliyetini aşağıya çekerken küresel ısınmaya karşı çözümler de üretmiş oluyor. Peki, bütün bunları nasıl yapıyor? Bu sorunun epeyce uzun ve anlaşılması zor bir teknik cevabı var, ama kısaca söylemem gerekirse; yolda, çayırda bayırda, evde gördüğünüz enerji üretimi yapan cihazlar hariç, üretimden sonra enerjiyi kullanım için taşıyan tüm elektrik aksamlarını Schneider Electric üretiyor. Bu basit anlatımın teknik dilde tanımı da şöyle: Schneider; işletmeler ve konutlar için güvenli, güvenilir güç beslemesi ve işletim maliyetlerinin kontrolünü sağlarken süreç kontrolü ve gözetimi, güç sağlama ve dağıtımı, enerji izleme ve kontrolü, hizmet programı yönetimi (aydınlatma, havalandırma, asansörler, hırsız alarmı, vb.), akıllı elektrik şebekesi yönetimi, tek tesis veya çoklu tesis üretim veri yönetimi ve dezavantajlı müşterilere elektrik sağlayan ön ödemeli sistemleri sunuyor.

 

Bugün olduğu gibi gelecekte de savaşın gerekçesi suyun yanı sıra enerji kaynakları olacak. Böyle bakınca enerjinin hem üretimindeki verimliliği ve hem de tüketimindeki tasarruf tedbirleri giderek daha da önem kazanıyor. Enerji, gelişmişlik ölçütünde de kilit bir rol oynuyor. Gün geçtikçe daha da hızlı değişen bir dünyada yaşarken, mevcut durum herkesi daha önce hiç olmadığı kadar daha az kaynak kullanmaya, ama buna karşın daha fazla verim almaya zorluyor. Schneider Electric in iddialı olduğu alan da burası: Şirketin Genel Müdürü Turhangil, " Biz enerji verimliliği çözümleri sunan bir şirketiz. " diyor.

 

Söylemesi kolay ama 27 ülkeyi yönetiyor

Schneider Electric Türkiye nin ve daha 27 ülkenin daha başında bir Türk var. Türkiye Genel Müdürü Turhan Turhangil, Türkiye ile birlikte 27 ülkeyi daha yönetiyor. Şirketin Balkanlar ve Ortadoğu bölgesinde bulunan ülkelerde yaptığı organizasyon çalışmaları sonrasında Türkiye nin önemi artınca Turhangil bu göreve getirilmiş. Arnavutluk, Makedonya, Kosova, Azerbaycan, Gürcistan, Tacikistan, Türkmenistan, Özbekistan, Bulgaristan, Afganistan, Bahreyn, Kuveyt, Umman, Pakistan, Katar, Birleşik Arap Emirlikleri, Kıbrıs, Irak, Lübnan, Ürdün, Suriye, İran, Suudi Arabistan, Yemen, Sırbistan ve Karadağ da Türkiye ofisine bağlı. Şirket 1870 lerden beri Türkiye de bulunurken Osmanlı dan günümüze pek çok iş yapmış. Bursa - Bandırma demiryolu, Osmanlı donanmasının ilk gemileri şirketin eseri.

 

Turhan Turhangil ODTÜ Mekanik Mühendisliği nden mezun olmuş, master derecesini de yine aynı okuldan almış. 1990 da Schneider Electric İzmir de işe başlayan Turhangil, değişik departmanlarda görev almış. 1997 de şirketin Türkiye deki ilk Türk genel müdürü olmuş. Turhangil e “ Yönetim anlayışınızı tanımlar mısınız ? “ diye sorduğumda, " Başarıya odaklı, yaptığı işlerde iz bırakmaya gayreti olan ve ekip çalışmasına çok inanan bir yöneticiyim. 360 derecelik değerlendirmelerde çıkan sonuçlar ne der bilmem ama ben kendimce, formatlara pek uyan bir adam değilim. Toplantıları koridorda, asansörde iki dakikalık zaman diliminde yapabilirim, çünkü verimliğin artması gerekiyor. Ayrıca bu toplantılarla çok iyi sonuçlar alınabildiğini de gördüm. Başarıların takdir edilmesi gerektiğine inanırsam da sonuç alınmayan başarılı süreçler bana göre değil. Maç güzel oynansa da skor her zaman akılda kalıcı olmuştur, bu sebeple ben sonuçların adamıyım diyebilirim. Sonuç elde etme ihtimali olmayan konulara odaklanmam. Öncelikler net olmalı.

 

Eğer bir işi yapmaya kakıştıysak hem bütçe hem de zaman olarak işe asılır ve öncelik veririm. Süreçte sonuç alamayacağımı gördüğüm işlerden de hızlıca vazgeçmeyi bilirim. Bugün Schneider Electric Türkiye 1.000 kişilik bir organizasyon. Ekip çalışmasına inancım gereği her adımı önceden belirlenmiş kalıplar içinde yapılmasını değil de oyunun kurallarını belirleyerek herkesin bu kuralları bilmesine önem veririm. Eğer kurallar var ve biliniyorken hata yapılırsa bu benim affedebileceğim bir konu değildir. Oyunun kuralları içinde herkesin inisiyatif kullanmasını isterim. Risk alınmasını isteyen yöneticilerden birisiyim. Şirketimiz de risk almayı cesaretlendiren bir yönetim anlayışına sahip. Bu risk sadece şirketin değil, hepimizin de olmalı. Bu anlamda Schneider Electric risk almayı seven insanların şirketidir de diyebiliriz. " cevabını veriyor.

 

Eğer dur demezsek!

Küresel ısınma herkes için ayrı bir anlam taşıyorsa da Schneider Electric te, " Enerji daha tasarruflu nasıl kullanılabilir ? " sorusunu sordurmuş. " Karbon salınımının olumsuzlukları giderek öne çıkar ve enerji tüketimimiz böyle devam ederse 2050 yılında şu andakinden iki kat fazla enerjiye ihtiyaç duyacağız. Ayrıca karbon salınımı da iki katına çıkmış olacak. Bu haliyle baktığımızda hem karbon salınımının yarıya düşmesi ve hem de enerji kullanımının tasarruf edilmesi için şimdi kullanılan enerjinin yüzde 25 inin kullanılması gerekiyor. Biz şu ana kadar verdiğimiz ürün ve hizmetlerle yüzde 30 luk tasarrufu sağlayabileceğimizi görüyoruz. Aynı konfor düzeyinde kalıp yüzde 30 tasarruf sağlamak da başarılı bir sonuç diyebiliriz. " diyen Turhangil, tasarruf arayışlarını, Ar-Ge bütçesinden krize rağmen kısıtlama yapmadan sürdürdüklerini söylüyor.

 

İklimlendirme ve bina otomasyonu açısından Büyük Ankara Oteli, City s ve Sabiha Gökçen Havalimanı nın elektrik altyapısı Schneider Electric tarafından yapılmış. Amerikan APC nin yaptığı bir araştırmada, 40 yıl içinde veri merkezlerinin üretilen enerjinin yüzde 30 una yakınını kullanacağı öngörülmüş. Giderek artan teknoloji kullanımı ların kullanımını artırırken bu devasa cihazların aynı derecede soğuk tutulması gerekliliği enerji kullanımını da artırmakta. " Sebze ve meyveleri soğutmak için bütün mutfağı mı yoksa buzdolabını mı soğutmalıyız ? Doğrusu, doğru ısıyı gerektiği kadar kullanmak olmalı. İşte biz iklimlendirmeyi sağlayan bu sistemi de kuruyoruz. " diyen Turhan Turhangil, ABD deki dünyanın en büyük ına bu altyapı hizmetini kendilerinin verdiğini söylüyor.

 

Evdeki tüm elektrikli ve elektronik aletleri bir kutuda toplayan, hatta onları ev dışındayken yönetebilen sistemleri bir kutuda toplamak hava atmak için değil, tasarruf için de gerekli. Böyle bakınca bilişim de bu işin içine zaten giriyor demektir. Her binada 1.000 e yakın sistem var ve bunların her biri ayrı ayrı izlenebilecekken tek bir kutudan tüm elektrik sistemlerinin yönetilmesi gerçek bir tasarruf sağlıyor. Schneider Electric in Ar-Ge hedefi de içinde bilişimin katkı sağladığı daha çok tasarruf sağlayan sistemleri üretmek ve kullanıma sokmak.

 

Rakamlarla Schneider Electric

Faaliyet gösterdiği 100 den fazla ülkede, enerji yönetimi konusunda dünya çapında bir uzman olan Schneider Electric, konut uygulamalarındaki geniş faaliyet alanının yanı sıra, enerji ve altyapı, endüstri, bina otomasyonu ve data merkezleri pazarlarına liderlik konumuyla entegre çözümler sunuyor.

 

Şirketin 114 bin çalışanı Enerjinizle daha fazlası sloganıyla hareket ederek, müşterilerine enerjinin daha güvenli, güvenilir ve verimli bir şekilde kullanılması için hizmet veriyor. 2008 yılında 18,3 milyar Euro yu aşan global satış rakamına ulaştı. Schneider Electric in Türkiye de ise 1.000 i aşkın çalışanı, 3 üretim merkezi, 200 e yakın iş ortağı bulunuyor. www.zaman.com.tr / ekonomi / 25.02.2010

BU BÖLÜMDEKİ DİĞER BAZI BAŞLIKLAR