En yakın priz 100 metre ileride …

Tamamen elektrikli yeni Volvo C30, haftaya Detroit de tanıtılacak. Maksimum güce anında ulaşan ve benzinli bir motorun dörtte biri enerji harcayan aracı tüm prizler şarj edecek.

 

Varilin dibi tam olarak görülür ve dünya petrol sonrası yeni bir tarih yazmaya ne zaman başlar, şimdilik tartışmalı. Karadeniz gibi nispeten bakir alanlar dahi yeni petrol sondajları için delinirken, otomotiv dünyası natif yaratma çabalarında önemli bir dönemeci aldı. Yakın bir zamanda Çin sermayesinin kontrolüne geçen Volvo da, elektrikli otomobil geliştirme çalışmalarına hız veren firmalardan. Tamamen elektrikli ve 150 km menzilli Volvo C30 modeli 11 Ocak 2010 tarihinde Detroit Motor Show’da tanıtılacak. Bir sonraki aşamada en az 50 adet elektrikli Volvo C30 ile test filosu oluşturacak olan Volvo, 2011 yılından itibaren bu otomobilleri gerçek trafikte kullanarak seri üretim öncesi deneyim kazanacak.

 

Volvo, elektrikle çalışan otomobilinin ilk kullanılabilir prototipini Eylül 2009’da kamuoyuna tanıtmıştı. Yeni elektrikli C30 ise, bir adım daha ileri bir aşamayı temsil ediyor. Volvo Özel Araçlar Bölümü Müdürü Lennart Stegland, C30’un son durumu hakkında şunları söylüyor: “Ürettiğimiz prototip, akü özellikleri ve güvenlik hususları gibi başlıca teknolojik güçlükleri tespit etmemize yardımcı oldu. Sorunların üstesinden, C30’un özgün ve etkileyici sürüş keyfinden ödün vermeden geldik. Elektrikli C30, mükemmelliğe çok daha yaklaşmış bir ürün olacak.”

 

Bundan sonraki adım 2010’da fabrikada üretilmeye başlanacak test otomobilleri olacak. Bu test filosundaki araçlar, iki yıl süreyle seçilmiş sürücüler tarafından kullanılacak. İsveç Enerji Kurumu da, 150 milyon İsveç Kronu kaynak sağlayarak projeye destek oluyor.

 

Elektrikli C30’da vites yok

Tamamen elektrikli bir otomobil, içten yanmalı motor kullanılan bir otomobilden farklı özelliklere sahip. Elektrikli motor, fosil yakıtla çalışan bir motorun sadece dörtte biri kadar enerji harcıyor. Elektrikli C30’un dış görünümü, güvenlik, konfor ve iç hacmi standart C30 ile aynı özellikleri taşıyor. En bariz fark, sürücünün karşısındaki gösterge panosunda. Şık görünümlü gösterge tablosu, esas olarak yine hız ve enerji tüketimini gösteriyor.

 

Elektrikli otomobillerin sürüş deneyimi de geleneksel araçlardan ayrılıyor. Elektrikli C30’da vites yok. Bu yüzden de motor gücü tekerlere kesintisiz bir şekilde aktarılıyor ve maksimum motor gücüne anında ulaşılıyor. Lennard Stegland, “Hemen hemen hiç gürültüsüz yol almak çok özel bir deneyim. Maksimum güce anında ulaşabiliyorsunuz. Sürücü için hem rahat hem de güvenlik açısından kontrolü kolay olan ve aynı zamanda farklı hızlarda akü kapasitesini en verimli şekilde kullanan en uygun aktarma sistemini bulmak için çok zamana ihtiyacımız var.”

 

Elektrikli otomobillerin önemli bir pazar potansiyeline sahip olmalarına rağmen, günümüzde kullanılan pahalı akü teknolojisi, alıcılar açısından fiyat bakımından bir engel oluşturacak gibi görünüyor. Bunun aşılması için dünya genelinde devletlerin bir teşvik sistemine ihtiyaç duyulduğu otomotivciler tarafından dile getiriliyor.

 

Akü sekiz saatte fulleniyor

Elektrikli C30, evlerdeki normal prizlerden veya yol kenarlarındaki özel şarj istasyonlarından yeniden doldurulabilen lityum-iyon akülerle çalışıyor. Akünün tam dolması sekiz saat kadar sürüyor. Akü tam şarjlıyken 130 km/s hıza ulaşılabiliyor. 0’dan 100 km/s’lik hıza 11 saniyede çıkılıyor. Otomobil tam şarjlıyken 150 km yol alabiliyor. Bu, Avrupa’daki araç kullanıcılarının yüzde 90’ından fazlasının günlük ihtiyaçlarını karşılayan bir mesafe.

www.taraf.com.tr / 04 Ocak 2010

BU BÖLÜMDEKİ DİĞER BAZI BAŞLIKLAR