Atun siyasette kimi örnek alıyor ?..

Kabinenin en genç bakanı 36 yaşındaki Ekonomi ve Enerji Bakanı Sunat Atun Havadis Gazetesi’ne konuştu. Atun, enerji konusunda çok iddialı ve yenilenebilir enerji ve enerji verimliliği konusunda ciddi çalışmalar içerisinde. Ekonomik kriz dönemi geride kalıyor.

 

• Ekonomi ve Enerji Bakanı Sunat Atun, son 3 ay içerisinde hem ithalat hem de ihracat fiyatlarında artış meydana geldiğini söyleyerek, artık ekonomik krizin geride kaldığının söylenebileceğini açıkladı.

• Serhatköy tepeleri yenilenebilir enerji bölgesi olur. Denemeler haziran ayında başlıyor. 2 yıl içerisinde Serhatköy tepelerinde rüzgar ve güneş panelleri ile 20 megavatlık bir enerji üretimi hedefleniyor.

• Fuel oil’den illaki kurtulmalıyız. Bana göre bu sürdürülebilir değildir. Elektriğin bu şekilde pahalı olması, ülkeyi de pahalı hale getiriyor. Yenilenebilir enerji büyük bir ALTERNATİFTİR. Örneğin güneş enerjisinde bolluğumuz var ve en verimli kuşaklardan birisinin üzerindeyiz.

• İki büyük idealim var. Birincisi enerjiyi çağdaş ve sürdürülebilir hale getirmek, bir diğeri ise ekonominin daha verimli olmasını sağlamak. Ancak bu şekilde adaletli gelir dağılımı sağlanabilir.

• Kamuda performans ölçümü şart. Kamuda kurumsal hafızanın olmaması beni şok etti.

 

Bu hafta UBP Hükümeti’nin en genç kabine üyesi, Ekonomi ve Enerji Bakanı Sunat Atun ile konuştuk. Makamında kahvaltında bir araya geldiğimiz Atun ile birçok konuyu ele aldık ve kendisini daha yakından tanıma fırsatı bulduk. Siyasete alışmaya çalıştığını ifade eden Atun, özel sektörden gelen bir kişi olarak kamuda birçok farklı durumla karşılaştığını da inkar etmiyor. Sunat Atun ile Sivil toplum örgütünde çalışırken bir anda milletvekilliğine nasıl karar verdiğini, nasıl bakan olduğunu ve özellikle enerji konusunda, hangi konuları ele alıp başarmada iddialı olduğunu konuştuk. Atun, enerji ve ekonomideki hedeflerine beş yıllık görev süresi içerisinde ulaşacağına inanç belirtti.

Siyasette UBP Genel Başkanı Başbakan Derviş Eroğlu’nu kendine örnek aldığını söyleyen Atun, ekonomi yaşamında ise TÜSİAD Başkanlarını takip ediyor.

 

Günlerce farkında olmadan yerime aday olacak iş adamı aradım

HAVADİS : Öncelikle genç bir iş adamı olarak Genç İş Adamları Derneği Başkanlığı yaparken, siyasete atılmaya nasıl karar verdiniz, onu öğrenmek istiyorum.

Atun : Siyasete atılmayı hiç düşünmedim açıkçası. Ancak Sayın Eroğlu, bir gün aday olabilecek genç iş adamı konusunda nabız yoklarken, kendisine yardımcı olabileceğimi ve çevremdekileri araştırabileceğimi söyledim. Çevremdekilere bakıyordum, ancak sonradan algıladım ki Sayın Eroğlu’nun kafasındaki kişi ben idim.

HAVADİS : Nasıl öğrendiniz bunu?

Atun : Bir gün bana, “ Neden sen kendini düşünmüyorsun ” dediğinde şok oldum. Çünkü gerçekten de aklımda yoktu, ancak süreç içinde çevrenin de telkinleriyle kabul ettim aday olmayı.

 

Bakan olduğumu arkadaşın telefonundaki televizyondan öğrendim

HAVADİS : Peki ya bakanlık?

Atun : O da bana büyük sürpriz oldu. Hatta bir toplantıda idim, odada televizyon yoktu ve “ Başbakan kabineyi açıklıyor ” dedi birileri. Biz de “ne yapalım” diye düşünürken arkadaşlardan birisinin telefonunun televizyon özelliği vardı. Onu açtık ve o küçücük ekrandan bakan olduğumu öğrendim.

HAVADİS : Siyaset yapmayı öğrendiniz mi?

Atun : Benim için siyaset adamlığı değil, devlet adamı olmak daha önemli.

 

Siyasette Eroğlu, ekonomide TÜSİAD

HAVADİS : Siyasette örnek aldığınız birileri var mı veya iş hayatında ?

Atun : Siyasi hayatımda Sayın Derviş Eroğlu’nu örnek alıyorum, iş yaşamıyla ilgili de TÜSİAD Başkanlarını ve çalışma şekillerini her zaman takip etmişimdir.

 

Ekonomi Bakanlığı’nda sadece 2 ekonomist var

HAVADİS : Kabinede en genç bakan olmanız size “ mutlaka başarılı olmanız ” gerektiği yönünde bir sorumluluk yükledi mi ?

Atun : Sorumluluk yükledi ama stres yaratmadı. Bakanlığın kurumsal yönden eksiklikleri var. Örneğin biz Ekonomi Bakanlığıyız ancak bakanlıkta sadece iki ekonomist var. Ankara Sanayi Odası’nda ise düşünün bir sivil toplum örgütü olarak 50 ekonomistleri bulunuyor. Hal böyle olunca nitelikli bir çalışma yapmanız zaman alıyor. Bu nedenle teşkilat yaşamımızda değişikliğe gidiyoruz. 8 yeni ekonomist almak için kadro açacağız. Daha önce bu konuda dıştan hizmet alma yönüne gitmek istedik, ancak muhalefetin söz konusu kişileri siyaset malzemesi yapmaya çalışmaları üzerine bunu durdurduk.

HAVADİS : En büyük idealiniz nedir peki ?

Atun : Birçok idealim var aslında. Bunlardan birisi enerjiyi çağdaş ve sürdürülebilir hale getirmek. Çocuklarımıza bırakacağımız en önemli miras budur herhalde. Bir diğeri ise, ekonominin daha verimli ve sürdürülebilir hale gelmesi. Ancak bu şekilde gelir dağılımında adalet sağlanabilir.

HAVADİS : Peki bunları gerçekleştirmek için ne kadar bir süreye ihtiyacınız var ?

Atun : Beş yıllık görev sürem sonuna kadar tüm bunları başarmayı hedefliyorum.

 

6 yaşında enerji yüzünden parmaklarımı kaybediyordum, şimdi enerjiden sorumlu bakanım

HAVADİS : Bakanlığınızla ilgili çalışmalarınıza gelelim isterseniz. Ekonomi ve Enerji Bakanısınız, enerji nasıl gidiyor ?

Atun : Çok ilginçtir aslında. Öncelikle sizinle paylaşmak istediğim bir şey var, bunu ilk kez de sizinle paylaşacağım, şu an içimden geldi. Ben çocukken çok haylaz ve yaramazdım ve 6 yaşında bir şeyler icat etmeye karar verdim. Ve bir elektrik kablosunu soyarak demire bağladım. O anda oluşan elektrik enerjisinden ellerimin işaret parmakları eğrildi ve o günden bu yana da böyleler. Hiçbir zaman bundan gocunmadım, rahatsızlık duymadım. Ama ne ilginçtir, bugün 36 yaşındayım ve enerjiden sorumlu bakanım. Zaman neler getiriyor insana.

 

Kamuda performans ölçümü şart

HAVADİS : Kamu ile özel sektör arasındaki en önemli fark nedir ?

Atun : Kamuda işler yavaş yürüyor ve bunun en önemli nedeni formalitelerin uzun olması. Bir de kamu çalışanı hata yapmamak için titiz davranıyor. Kamuda performans ölçümü şart. Çünkü yüksek performans sergileyen ile düşük performansı olan arasında bir fark yok. Alışılageldik dikey değil, yatay yapılarla sivil toplumu da içine katarak çalışmak gerekiyor. Çünkü sivil toplum menfaat gözetmeden çalışıyor.

 

Kamuda kurumsal hafızanın olmaması beni şok etti

HAVADİS : Göreve geldikten sonra kamuda gördüğünüz ve sizi şok eden herhangi bir olay oldu mu ?

Atun : Evet şok olduğum bir şey var. Kurumsal hafıza yönünden var olan eksiklik beni şok etti. İleriye dönük projeksiyon planı olmayışı kurumsal manada çok büyük bir boşluktur.

HAVADİS : Enerji konusunda ciddi çalışmalarınız olduğunu biliyoruz. Bu konudaki gelişmeler nelerdir ?

Atun : Ülkede elektriğin pahalı olmasının en büyük nedeni termik santralde kullanılan fuel oil. Biz fuel oil’den illaki kurtulmalıyız. Bana göre bu sürdürülebilir değildir. Elektriğin bu şekilde pahalı olması, dolayı olarak ülkeyi de pahalı hale getiriyor. Yenilenebilir enerji büyük bir ALTERNATİFTİR ... Örneğin güneş enerjisinde bolluğumuz var ve en verimli kuşaklardan birisinin üzerindeyiz.

 

Serhatköy’e güneş ve rüzgar panelleri

HAVADİS : Peki bu konuda bakanlık olarak neler yapacaksınız ?

Atun : Yapılan araştırmalar sonucunda Serhatköy tepelerinin yenilenebilir enerji bölgesi olması konusunda Bakanlar Kurulu’nda karar alındı. 1 megavatlık güneş enerjisi santrali haziran ayı gibi bölgede devreye girecek. Yine o bölgede 20 megavata kadar güneş enerjisi santrali kurulabilmesi potansiyeli mevcuttur. Rüzgar gücü de o bölgede yoğundur. Dolayısıyla 2 yıl içerisinde bu bölgede önemli ölçekte yenilenebilir enerji kaynağından elektrik elde edilebilecektir. Tüm bunlara imkan verebilecek olan Yenilenebilir Enerji Yasası da Bakanlar Kurulu’nda görüşülüp onaylandıktan sonra Cumhuriyet Meclisi’ne sevk edilecektir. Bu da tahminen 15 - 20 gün alır.

 

Adanın batı bölgesinde enerji arzı açığı var

HAVADİS : Neden Serhatköy seçildi bunun için ?

Atun : Adanın batı bölgesinde enerji arz açığımız vardır. Teknecik ve Kalecik’te yoğunlaşan üretim modeli içerisinde, bölgenin ihtiyacı olan elektriği, elektrik hatları ile nakletmek hem enerji hem de verim kaybına yol açmaktadır. Bu nedenle batı bölgesinde, bu üretim merkezinin kurulması son derece önemlidir. Bu gerekçe ile de Serhatköy bölgesinin hem jeofizik olarak uygun olması hem de yenilenebilir kaynakların güçlü olması nedeni ile öncelikli alan olacaktır.

 

Enerji Verimliliği Yasası yolda

HAVADİS : Enerji verimliliği konusundaki çalışmalarınız nedir ?

Atun : Bakanlık bünyesinde Enerji Verimlilik Ajansı kuruldu yaklaşık 3 hafta önce. Bu ajansın bünyesinde Elektrik Mühendisleri Odası, Elektrik Müteahhitleri Birliği, Enerji Profesyonelleri Derneği, YDÜ, DAÜ,UKÜ ve Kıb-Tek’ten de bir temsilci bulunmaktadır. Bu ajans hem Enerji Verimliliği Yasası’nın hazırlanması konusunda çalışma yapacak hem de halkın bu konuda bilgilendirilmesi için programlar yürütecektir.

HAVADİS : Enerji verimliliği için neler yapılacak. Bunlarla ilgili birkaç örnek verebilir misiniz ?

Atun : Örneğin sanayi bölgelerinde kullanılan bazı iş makinelerinin daha verimli enerji kullanmalarını sağlayacak çalışma yapmak, ülkede 2 yıl içerisinde A tipi elektronik aygıtların kullanılmasını teşvik etmek gibi. Binaların izolasyon uygulamalarının nasıl olması gerektiği konusunda bilgilendirme yapılması, binalarda enerji verimliliğinin nasıl artırılacağı konusunda halkın da ısıtıcılar ve elektronik aletler konusunda bilendirilmesi hedefleniyor. Örneğin ev tipi klimalarda nelere dikkat edileceği gibi.

 

Güneş enerjisi fazlası, kişiler tarafından şebekeye satılabilecek

HAVADİS : Sanırım elektrik sayaçları konusunda da bir çalışmanız var.

Atun : Evet, elektronik sayaca geçilecektir. Bu neyi getirecektir. Günün farklı zaman dilimlerine farklı tarife uygulanacaktır. Bu bir talep yönetimi uygulamasıdır. Bu şekilde elektrik tüketimini de optimum düzeye indirilmesini sağlayacağız. Örneğin yaz aylarında en fazla elektrik 12.00-15.00, gece de 17.00-20.00 saatleri arasında tüketiliyor. Bu zaman dilimlerinde elektrik daha pahalı olacaktır.

HAVADİS : Güneş enerjisini kişiler evlerinde kullanabilecek midir peki ?

Atun : Tabii ki. Örneğin siz evinize güneş paneli kurmak istiyorsunuz. Bunun maliyeti yaklaşık 10-15 bin Euro’dur. Yasaya göre siz ihtiyacınız olan kadarını kullandıktan sonra, geri kalan kısmını da şebekeye satabileceksiniz. Bu imkanı sağlayacağız vatandaşa.

HAVADİS : Kıb-Tek’in yüklü miktarlarda borcu olduğu söyleniyor. Bu borçların durumu ne ?

Atun : Ben göreve geldiğim zaman 160 trilyon civarında bir borcu vardı Kıb- Tek’in. Bu borca da yüzde 35 faiz ödeniyordu. Bu çok yüksek bir miktar. Yılda 60 milyara yakın bir faizi vardı. Ben göreve geldikten sonra oturup bankalarla konuştum, pazarlık yaptık ve bu faiz oranını 15-16 seviyelerine çekmeyi başardık. 10 ayda sadece faiz ödedik biz Elektrik Kurumu’nun topladığı paralarla.

 

Türkiye’den elektrik enerjisi getirilmesi için çalışmalar devam ediyor

HAVADİS : Bir dönem de Türkiye’den elektrik enerjisi getirilmesi gündemde idi. Bu konuda bir gelişme var mı ?

Atun : Bu konudaki çalışmalarımız devam ediyor. Mart ayında Türkiye Enerji Bakanı ile bir görüşme gerçekleştireceğim. Bence bu verimli bir yol olacaktır. Türkiye’de çok büyük bir ölçek olduğundan enerji maliyetleri de bizim çok altımızda. Bu da bizim en önemlisi enerji arz talebimizi sağlamakla birlikte maliyetimizi de azaltacaktır. Zaten şu andaki fiyat üzerindeki en büyük unsur finansman ve fuel oil’den kaynaklanan pahalı enerji maliyetidir. Serhatköy’de kurulacak rüzgar ve güneş panelleri ile bu maliyeti aşağıya çekmeye çalışacağız. Denemeler haziran ayında başlayacak. 2 yıl içerisinde de bunu 20 megavata kadar çıkarmayı hedefliyoruz.

HAVADİS : Son olarak halka nasıl bir mesaj vermek istersiniz ?

Atun : Ekonomik kriz dönemi geride kalıyor diyebiliriz. Son 3 ayda hem ithalat hem de ihracat rakamlarında artış var. “ Halkın cebi para dolacak ” diyemeyiz ancak ekonomik kriz dönemi geride kalıyor diyebiliriz. Havadis Gazetesi / www.kibrispostasi.com / 21.02.2010

BU BÖLÜMDEKİ DİĞER BAZI BAŞLIKLAR