Almanya’dan enerjide devrim “ENERGIEWENDE”

Alman çiftçilerinin 2003’ten beri yeni bir gelir kapısı var. Hem de asıl işlerinden çok daha fazla kazanç sağladıkları bir iş. Bu iş Avrupa’nın en büyük ekonomisine sahip olan Almanya’nın enerji politikasındaki olağanüstü değişime katkıda bulunmak.

 

Örneğin, 2003 Almanya’sında bir çiftçinin patates tarlasına dikilen 70 metre uzunluğundaki rüzgar türbini yüzlerce rüzgar çiftliğinde bulunan yaklaşık 22bin rüzgar türbininden sadece birtanesiydi. Fakat çiftinin elektrik faturasındaki düşüşten kaynaklanan yıllık geliri 9500 ABD dolardı. 2005’te aynı çiftçi güneş paneline de yönelmeye karar verdi; çünkü hükümet yerel halka bu iş için yüksek ödeme taahhütünde bulunuyordu. Çiftçi kredi aldı ve geçen 7 yılda çifliğideki tüm çatıları güneş paneliyle kapladı. 690 kW’lık kurulum ile şu anda yıllık 280bin ABD doları kazanıyor ve kredilerini ödedikten sonra yıllık 2 milyon dolardan fazla kar elde etmeyi düşünüyor.

 

Bu örnek, Almanya’nın güneş ve rüzgar enerjisinden gelen toplan enerji payının 2000 yılında %6 iken 2011’de nasıl %20’ye kadar geldiğini açıklamaya yetiyor. Almanya rüzgar, güneş, biyokütle ve hidroelektrik enerji için yüksek ödeme desteği taahhütünde bulunuyor ve bunun giderlerini ülke genelinde elektrik faturalarına yansıtarak yapıyor.

 

2010’da Alman hükümeti “ENERGIEWENDE” diye adlandırdığı bir ‘Enerji Devrimi’ni başlattığını ilan etti. Bu geçiş şimdiye dek böylesi bir ağır sanayi ülkesinin yaptığı en iddialı girişim olarak kabul ediliyor. Bu girişim karbondioksit gibi sera gazı salınımlarını 1990’lardaki seviyelerden 2020’ye kadar %40 oranında 2050’lere kadar ise %80 oranında azaltmayı amaçlıyor. Hedefin zorlu gözükmesiyle birlikte, elektriğinin %20’den fazlasını neredeyse hiç sera gazı salınımı olmayan nükleer enerji ile üreten Almanya için biraz daha kolay. Geçen yıl Japona tsumani sonrası nükleer felaketine karşın halkın endişelerine bir cevap olarak başbakan Angel Merkel, Almanya’nın en eski 8 nükleer santalinin kapatılması emrini vermişti. Bundan bir kaç ay sonra ise Alman hükümeti 2020’ye kadar tüm nükleer santrallerini kapatmaya yönelik bir karar almıştı. Bu karar ile Alman ‘Enerji Devrimi’, Almanya’nın en büyük düşük karbon emisyonlu elektrik kaynağından geri dönüşü de kapsıyor gibi gözükmekte.

 

Editör Hakkında: İbrahim Şefik

Electric Vehicle Technology and Control Group

Kumamoto University

(Kaynak: technologyreview.com)

 

http://enerjienstitusu.com

Haziran  2012

BU BÖLÜMDEKİ DİĞER BAZI BAŞLIKLAR