NASLI: “HIZLA YENİLENEBİLİR ENERJİYE YÖNELMELİYİZ”

Türkiye Genç İşadamları Derneği (TÜGİAD) Ankara Şubesi Başkanı Türker Naslı, Rusya ile yaşanan krizin enerjide dışa bağımlılığın mahsurlarını gösterdiğini, bu olaydan ders alarak, hızla güneş, rüzgâr, biokütle, dalga, jeotermal gibi yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelmek gerektiğini bildirdi.

 

TÜGİAD Ankara Şubesi Başkanı Naslı, yaptığı yazılı açıklamada sürdürülebilir kalkınma için enerji güvenliğinin son derece önemli olduğunu belirterek, halen dünya ekonomisinde petrolün temel girdi olmayı sürdürdüğüne işaret etti. Naslı, “En stratejik enerji maddeleri olan petrol ve doğal gaz rezervlerinin belli ülkelerde bulunuyor olması, bizim gibi bu kaynaklara sahip olmayan ülkeler açısından dezavantaj yaratıyor” dedi.

 

Türkiye’nin de ekonomisinde temel girdi olan petrol ve doğal gazda neredeyse tamamen dışa bağımlı olduğunu kaydeden Naslı, yıllık 240 milyar doları aşan ithalat faturasının dörtte birinin bu ürünlere ödendiğine dikkat çekti.

 

Türkiye ekonomisinin yumuşak karnı olan cari açığın da kaynağında büyük oranda petrol ve gaz ithalatına ödenen dövizin bulunduğunu bildiren Naslı, buna karşılık Türkiye’nin petrol ürünlerine natif güneş, rüzgâr, biokütle, dalga, hidrolik, jeotermal gibi yenilenebilir enerji kaynaklarında büyük bir potansiyele sahip olduğunu vurguladı. Naslı, ekonomide yenilenebilir kaynakların payının son yıllarda bir ölçüde artmakla birlikte henüz istenen seviyeye ulaşmadığını bildirdi.

 

“RUSYA İLE YAŞANAN KRİZDEN DERS ÇIKARILMALI"

Enerjide dışa bağımlılığın dış politikada ülke aleyhine bir durum yarattığına dikkati çeken Naslı, şunları kaydetti:

 

“Enerjide dışa bağımlılığın risklerini, yıllardır dile getiriyoruz. Şimdi Rusya ile Suriye ve Ortadoğu politikaları dolayısıyla yaşadığımız krizde, ülke olarak bu gerçekle yüzleştik. Türkiye, doğalgazda büyük oranda Rusya’ya bağımlı. 2014 verilerine göre yıllık 49,2 milyar metreküp olan doğalgaz ithalatının yaklaşık 27 milyar metreküple yüzde 55’ini Rusya’dan yapıyoruz. Doğal gazı sadece ısınmada kullanmıyoruz, elektrik üretimimizi de büyük ölçüde doğalgazla gerçekleştiriyoruz. Toplam üretimde doğalgazla çalışan santralların payı yüzde 48’dir. Sanayi üretimimizde de doğalgazın önemli bir payı var. Gerilimin tırmanması sürecinde ilk akla gelen ‘Rusya vanaları kapatır mı?’ sorusu oldu. Böyle bir durumda sadece ısınma sorunu yaşamayacağız, elektrik enerjisi ve sanayi üretimimiz de sıkıntıya girecektir. Görüldüğü gibi enerjide dışa, hele de tek bir ülkeye bağımlılık, dış politikada ülkemizin elini kolunu bağlıyor, ülke bağımsızlığına zarar veriyor. ‘Bir musibet bin nasihatten hayırlıdır’. Hükümetimiz çok hızlı hareket ederek, Rusya’nın bir gazı kesme ihtimaline karşı ALTERNATİF satıcılar geliştirdi. Ancak Rusya ile yaşanan bu krizden ders çıkarmalı, enerjide dışa bağımlılığı hızla azaltacak politikalar izlemeliyiz. Bunun da tek yolu yenilenebilir enerji potansiyelini hızla harekete geçirerek bu kaynakların payını artırmaktır. Yenilenebilir enerjinin payını artırmak, ekonomimizin petrol ve gaza olan ihtiyacını azaltıp cari açığı küçülterek sürdürülebilir büyümeyi garanti ettiği gibi, Türkiye’nin dış politikada da elini güçlendirecektir.”

 

“DÜNYADA DA YENİLENEBİLİR ENERJİ SEFERBERLİĞİ VAR”…

Öte yandan petrol ve fosil yakıtların tüketimi dolayısıyla atmosfere salınan gazların iklim değişikliğine yol açtığını ifade eden Naslı, böyle devam etmesi durumunda dünyanın yakın bir gelecekte çölleşme tehlikesi ile karşı karşıya kalacağını vurguladı.

 

Naslı, küresel ısınmayı durdurmak için dünyanın hızla yenilenebilir enerji kaynaklarına yöneldiğine işaret ederek, “Zaten bu küresel ısınma sürecinde güneş, rüzgâr, jeotermal gibi yenilenebilir enerji kaynakları, tüm dünyada iklim değişikliği ve çevre sorunlarından kurtulma umudu olmuştur. Tüm dünyada bir yenilenebilir enerji seferberliği yaşanıyor. Gelecek kuşaklara yaşanılabilir bir dünya bırakabilmek için de yenilenebilir enerjiye yönelmek zorundayız” ifadelerini kullandı. (İHA)

www.milliyet.com.tr

14.12.2015

 

BU BÖLÜMDEKİ DİĞER BAZI BAŞLIKLAR