Bakan Güler, farklı kaynak olarak nükleer ve yenilenebilir enerji ile enerji verimliliğini gösterdi.

 

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler, "Petrol ve doğal gazdaki olumsuz gelişmeleri hipnotize olmuş şekilde seyredeceğimiz yerde diğer kaynakları geliştirmemiz lazım. Bunun başında nükleer ve yenilenebilir enerji ile enerji verimliliği gelmekte" şeklinde konuştu.

 

Güler, Enerji Ekonomisi Derneği (EED) tarafından Uluslararası Enerji Ekonomisi Derneği (IAEE) işbirliğinde düzenlenen 31. IAEE Uluslararası Konferansında, Türkiye`nin dünya petrol ve doğal gazının yüzde 70`inini bulunduğu bir bölge ile tüketiminin bulunduğu Batı arasında çok önemli bir köprü durumunda olduğunu belirterek, Türkiye`nin jeopolitik önemine işaret etti.

 

Gerçekleştirilen enerji projeleri hakkında katılımcılara bilgi de veren Güler, bu anlamda Türkiye`nin konumunun son derece önemli hale geldiğini aktardı. Bakan Güler, elektrik enerjisi açısından Türkiye`nin Çin`den sonra dünyada elektrik ve doğal gaz üretim artış oranının en yüksek olduğu ikinci ülke durumunda bulunduğunu kaydetti.

 

Şu anda salonda bulunan lambaların yarısının kendi hükümetleri döneminde üretildiğini ifade eden Güler, "Yani 60 yılda Türkiye`de üretilen elektriğin yüzde 58`i 5,5 yılda üretildi. Yoğun bir çalışma içindeyiz. Bununla ilgili yatırımları yapıyoruz" diye konuştu. Bakan Güler, dünyadaki artan petrol fiyatları konusuna da değinerek, petrol fiyatlarının 5,5 yıl içinde 20 dolardan 140 dolara kadar çıkmasının önemli bir gelişme olduğunu vurguladı. Güler, şöyle devam etti:

 

"Yakın gelecek değilse bile tarihi yazanlar bu dönemi çok önemli bir dönüm noktası olarak kabul edebilirler. Bu sıkıntılar mutlaka yeni keşifleri zorlayacak ve bu yeni keşifler hidrojen ve güneş enerjisi, nükleer enerjinin varyasyonları olabilir. Daha da önemlisi enerji verimliliği olacaktır. Enerji verimliliği bir kaynak, yatırım çeşididir. Bu tür petrol ve doğal gaz fiyat artışlarına karşı aslında bir çaredir, bir yatırım kaynağıdır."

 

Güler, petrol fiyatlarındaki artışların bir tarafa kazandırıyor gözüktüğünü, ancak herkese kaybettirebileceğini belirterek, "Bu Pirus zaferine dönüşebilir. Bu noktada kazananı olmayan gelişmeler içinde tüm dünya. Bunun mutlaka sosyal sorumluluk olarak tartışılmasında yarar var" dedi.

 

Göreve geldiklerinde 20 dolarda olan petrol varil fiyatlarının giderek yükseldiğini, şimdi 200 dolarlardan bahsedildiğini kaydeden Güler, bunun mutlaka bir sınırının olması gerektiğini vurguladı.

 

Güler, "Petrol ve doğal gazdaki olumsuz gelişmeleri hipnotize olmuş şekilde seyredeceğimiz yerde diğer kaynakları geliştirmemiz lazım. Bunun başında nükleer ve yenilenebilir enerji ile enerji verimliliği gelmekte" dedi. Toplantının ardından gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Bakan Güler, elektrik zammı oranının ne olacağınına ilişkin bir soru üzerine, maliyete dayalı bir otomatik fiyat mekanizması uygulaması olduğunu, bu mekanizmanın 1 Temmuz 2008 tarihinden itibaren geçerli olacağını hatırlattı.

 

Bakan Güler, bu yaz elektrikte arz talep dengesinin bozulacağı yönündeki değerlendirmelerin hatırlatılması üzerine, "Talep yönetimi denen bir uygulama yapıyoruz. 60 yılda üretilen elektriğin yarıdan fazlası bizim dönemimizde üretildi. Bütün dünyada kuraklıkla ilgili tedbirler alınıyor. Bize de bunu yönetmek düşüyor" dedi. "Bir sorun bekleniyor mu?" şeklindeki soruya da Güler, "Olsa da yönetiriz" şeklinde yanıt verdi.

 

Dünya Gazetesi`nden

BU BÖLÜMDEKİ DİĞER BAZI BAŞLIKLAR